Pandemi Döneminde Derin Yoksulluk ve Haklara Erişim Araştırması
Göster/ Aç
Pandemi Döneminde Derin Yoksulluk ve Haklara Erişim Araştırması
Yazar
DYA
Tarih
2020Üst Veri
Tüm öğe kaydını gösterÖzet
Aralık 2019’da başladığı düşünülen ve hızlı bir şekilde küresel bir salgına
dönüşen Covid-19, pek çok ülkenin hareketliliği kısıtlamaya yönelik önlemler almasına neden oldu. 10
Mart 2020’de Türkiye’de ilk vakanın görülmesi ile birlikte aynı hafta eğitimin geçici olarak durdurulması,
ardından uzaktan eğitime geçiş, 20 yaş altı ve 65 yaş üstü bireylerin sokağa çıkışının yasaklanması,
belirli şehirlere giriş çıkışların engellenmesi ve 10 Nisan itibariyle ise haftasonları sokağa çıkma
yasaklarının ilan edilmesi şeklinde devam etti.
Tüm bu tedbirler, evde kal çağrıları ve salgının yarattığı sağlık riskinin etkileri her hanede aynı olmadı.
İstanbulun farklı farklı mahallelerinden çiçek satarak, kağıt toplayarak, seyyar satıcılık yaparak,
tekstilde ya da başka şekillerde kayıt dışı çalışan, günlük geçinen, düzenli bir geliri olmayan ya da
asgari ücretle çalışan ve Hacer Foggo’nun senelerdir sahada takip ettiği kişiler, çalışamadıklarını,
gıdaya dahi erişemediklerini anlatmak üzere derin yoksulluk ağına ulaştı. Var olan ekonomik krizin
yanı sıra pandeminin getirdiği yeni koşullar zaten geçinmekte güçlük yaşayan bireyleri açlık ve yoklukla
baş başa bıraktı.
Bu doğrultuda DYA, 18 Mart 2020 tarihinde #EvindenDeğiştir kampanyası ile pandemiden etkilenen,
günlük işlerde güvencesiz bir şekilde yaşayan bireylerin temel gıda ve bakım ihtiyaçlarını karşılayabilmek
üzere bir kriz müdahalesi olarak online bir dayanışma kampanyası başlattı ve İstanbul’un 34
ilçesinin 171 mahallesinde yaşayan 2.000’in üzerindeki haneye destek sağladık. Dayanışma kampanyası
ile destek gönderdiğimiz kişiler yaşadıkları ilçe belediyesi, kaymakamlık ya da İBB’den destek
talebinde bulunmuş olsa da, pandemi nedeniyle yapılamayan sosyal incelemeler ya da uzayan
süreçler yüzünden ya acil bir şekilde desteklere ulaşamadı, ya da erişebildikleri destek ihtiyaçları
karşılama noktasında yetersiz kaldı.
Yetkililerin pandemi önlemlerini açıklarken tek göz odalı evde 7-8 kişi yaşayanların, geçimini günlük
işlerle sağlayanların, evinde suyu akmayanların, sağlıklı ve dengeli beslenmek bir yana karnını doyuramayanların,
televizyonu, tableti, interneti olmayanların koşullarını göz önünde bulundurmaması
derin yoksulluk yaşayan kişilerin görmezden gelinmesi anlamına geliyordu. Bu nedenle Mayıs 2020
itibari ile temas içinde olduğu ailelerin paylaşımları üzerine günlük insan hakları hikayeleri serisini
başlattık. Temmuz 2020 itibari ile ise pandemi sürecinde derin yoksulluk yaşayan kişilerin ekonomik,
sosyal ve kültürel haklarına ne kadar erişebildiklerine, olası yeniden kapanma durumunda bu
haneleri destekleyebilmek üzere yerel yönetimlere öneriler sunmak amacıyla Heinrich Böll Stiftung
finansal desteği ile bir araştırma yapmak üzere saha çalışmalarına başladık.