ESKİ DOĞU BLOKU ÜLKELERİ KAYNAKLI İNSAN TİCARETİ VE FUHUŞ SEKTÖRÜNDE ÇALIŞAN KADINLAR
View/ Open
Subject
İnsan Kadın TicaretiHuman Female Trafficking
Kadın emeği
Women's employment
Kadın istihdamı
Women labor
Author
Kalfa, Aslıcan
Date
2008Metadata
Show full item recordAbstract
Bu araştırma, Sovyet Sistemi’nin çöküşüyle Doğu Bloku ülkelerinde serbest
piyasa ekonomisine geçiş döneminin kadın emeği ve istihdamı üzerinde yarattığı
etkilerle şekillenen uluslararası göç süreçlerini ve insan ticareti olgusunun fuhuş
sektörü boyutunu feminist bir yaklaşımla analiz etmeyi hedeflemektedir. Bu
bağlamda araştırmada insan ticaretine yönelik temel yaklaşımlar, Eski Doğu Bloku
ülkelerinden gelen kadınların göç etmelerine sebep olan faktörler ve hedef ülkede
yaşananlar, konuyla ilgili uluslararası yasal çerçeve ve sivil toplum örgütleri
faaliyetleri gibi çeşitli mücadele pratikleri ve Türkiye’deki durum ele alınacaktır.
İnsan ticaretinin ve düzensiz göçün giderek dünyayı saran ve çığ gibi
büyüyen sorunlar olmasıyla birlikte akademik araştırmalar da yaygınlık kazanmaya
başlamış ve çeşitli bilimsel yaklaşımlar gelişmiştir. İnsan ticaretine yönelik
yaklaşımlar, göç yaklaşımı, pazar yönelimli yaklaşım ve feminist yaklaşım olmak
üzere üçe ayrılır. Bu yaklaşımlardan göç yaklaşımı insan ticaretini düzensiz göç
süreçleri üzerinden ele alır. Pazar yönelimli yaklaşım ise insan ticareti amaçlı
kurulan çeteleri, bu çetelerin örgütlenme biçimlerini, dünya genelinde oluşan pazarı
ve elde edilen karları analiz eder. Kendi içinde radikal feminizm ve seks çalışanları
taraftarı feminizm olmak üzere ikiye ayrılan feminist yaklaşım ise fuhuş sektöründe
çalışmanın kadınlar için ne anlama geldiğini sorgulayarak insan ticaretine fuhuş
sektöründe çalışma kavramı üzerinden yaklaşır. Radikal feminizm “fahişelik” olarak
kavramsallaştırdığı fuhuş sektöründe çalışmayı, kadınların ataerkil sistemde ezilme
pratiklerinden biri olarak değerlendirerek bir tecavüz ve şiddet biçimi olarak görür.
Seks çalışanları taraftarı feminizm ise, fuhuş sektöründe çalışmayı bir iş olarak değerlendirir. Bu yaklaşımların insan ticaretini değerlendirme biçimleri, fuhuş
sektörünün yasaklanması ve yasallaştırılması arasındaki gerilime dayanır. Radikal
feministler, fahişeliğe yönelik görüşlerine dayanarak fuhuş sektörünün kesinlikle
yasaklanması gerektiğini savunurken, seks çalışanları taraftarı feministler
yasaklanmış bir fuhuş sektörünün seks hizmetlerinin alınıp satılmasını yeraltına
iteceğini ileri sürerek radikal feministlerin aksine, gönüllü ve zorla fuhuş arasında
bir ayrım yapmaktadırlar. Gönüllü yapılan fuhuşu bir emek biçimi olarak
tanımlarken gönülsüz fuhuş ve insan ticaretiyle mücadele edilmesi gerektiği
görüşündedirler. Feminist yaklaşımlardaki bu kutuplaşma, insan ticaretiyle
mücadele eden uluslararası sivil toplum kuruluşlarına da yansımıştır.